2011-10-24

Belalar Günahlara Kefarettir

Belalar Günahlara Kefarettir



Bir Mü'minin dünyâda musibet ve belâya uğraması, bir kötülüğün uzaklaştırılması için veya günahlarının keffâreti veya derecesinin yükseltilmesi içindir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu: 

"Allâhü Teâlâ buyurur ki: Herhangi bir kulumu gözlerinden mahrum bırakmak suretiyle imtihana tâbi tuttuğumda, sabrederse, gözlerine karşılık ona cenneti veririm."

Şu hadîs-i şerifler hastalıkların kulun günahlarına keffâret olduğunu İfâde etmektedir:

"Müslümana fenalık, hastalık, keder, hüzün, ezâ, iç sıkıntısı arız olsa, hattâ vücûduna bir diken batsa, şüphesiz Allâhü Teâlâ musibetlerden birisi sebebiyle o müslümanın suçlarını ve günahlarını örter, bastırır." 

"Kendisine hastalık isabet eden hiçbir Müslüman yoktur ki, Allâhü Teâlâ onun hatalarını ve günahlarını, ağacın yaprakları döküldüğü gibi dökmesin."


İbn-i Abbâs (r.a.), Atâ bin Ebî Rebâh'a;
"Sana cennet ehlinden bir kadını göstereyim mi?" dedi. Atâ; "Evet, göster" dedi. İbn-i Abbâs "Şu siyah kadın yok mu? İşte bu kadın bir kere Resûlullâh'a gelip 'Yâ Resûlallâh, sara hastalığım tutuyor ve üstüm başım açılıyor. Allah'a benm için dua buyurun' dedi. Resûtullâh (s.a.v.) 'Ey kadın! İstersen hastalığına sabret. Bunun karşılığında sana cennet vardır. İstersen afiyet vermesi için Allah'a duâ ederim' buyurdu. Kadın; 'Hastalığıma sabredeceğim. Ancak sara tuttuğu zaman üstümün başımın açılmaması için duâ buyurunuz' diye rica etti. Resulullâh (s.a.v.) de duâ etti.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), sıhhatli insanların hastalığa mâruz kalanlara yardım etmesi îcâb ettiğini bildirmiş ve âmâlara; görmeyenlere yol göstermenin, sağır ve dilsizlere meramlarını ifâdede yardımcı olmanın sadaka olduğunu haber vermiştir.

Peygamber Efendimiz herhangi bir belâ ve musibetin şiddetinden dolayı ölümü istemeyi yasaklamış ve şöyle buyurmuştur:

"Sizden biriniz kendisine (hastalık gibi) bir zarar isabet ettiğinden dolayı sakın ölümü temenni etmesin! Eğer muhakkak temennî etmek zorunda kalırsa söyle desin; "Allah’ım! Yaşamak benim için hayırlı olduğu müddetçe beni yaşat; ölmek benim için hayırlı ise canımı al!”

(Buhârî, Deavât 30, Merdâ 19; Müslim, Zikir 4, 10; Tirmizî, Cenâiz 3; Ebû Dâvud, Cenâiz 13; İbn Mâce, Zühd 31; Nesâî, Cenâiz 1)

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Bu ay öne çıkanlar