2011-02-17

6 Ekim'de neyi kutluyoruz? İstanbul'u kim kurtardı? Hangi paşa? Hangi Ordumuz? Ve.. Kimden Kurtardı? Bilmiyoruz...NEDEN?

6 Ekim'de neyi Kutluyoruz? İstanbul'un kurtuluşu gerçek mi?


Almanlar I. Dünya Savaşında  yenildiği için Müttefiki olan biz Türkler de yenilmiş kabul edildik ve 1914-1915'te çanakkale boğazını geçemeyen Müttefik kuvvetler 1918 de hiç bir karşılık görmeden boğazı geçtiler.

İngiliz başta olmak üzere, Fransız, İtalyan ve Yunan kuvvetleri hızla yurdumuzu dört bir yandan işgale geçtiler.

İngilizler başketimiz olan istanbul'u 1918-1923 yılları arasında tam beş sene fiilen işgal altında tuttular. Hiç bir karşılık veremedik.Hatta ingiliz uçaklarının teslim olan istanbul'u bir ay boyunca havadan bombaladığı, binlerce sivili, masumu öldürdüğü, insanların korkudan sokaklardaki ölülerini alamadığı zamanlar oldu.

İşte mütareke devri denilen bu devir içinde bir taraftan da saray bir şeyler yapmak istedi. Anadoluda meydana çıkan bazı ayaklanmaları bastırmak bahanesi ile oraya kurmaylar gönderilmesi ve halkı örgütlemesi Padişahın planı idi. Çünkü İngiliz gemileri, zırhlıları toplarını saraya çevirmiş "herhangi bir kurtuluş mücadelesine teşebbüs edilmesi halinde ilk devletin idare edildiği bu sarayların bombalanacağını" söylemişlerdir.

Bu hengame içinde Mustafa Kemal, Nutuk'ta da anlattığı gibi Padişahın emri ile sapasağlam Bandırma vapuruna binerek, ingilizlerin kontrolü ve nezaretinde Anadoluya gitti.
İngilizler müsade etti çünkü giden kişi "Düşmanlara karşı ayaklanan Anadolu halkını bastırmak" iddiası ile gidiyordu.

Mesele epey uzun da biz sadede gelelim;

-Biz Yunanla harp halinde iken İngiliz İstanbulda tam hakimiyeti sağlamıştı ama nedendir bilinmez ilerlemiyordu?(Sadece Çanakkale'de de varlık gösteriyordu)
- Sanki çıkmak için gelmişlerdi?
- Ve nihayet 2 Ekim 1923'te Hiç bir silahlı tehdidimiz olmamasına rağmen Tüm İngiliz birlikleri, hava ve deniz kuvvetleri ile istanbul'a 5 senedir uyguladıkları işgale son verip, bayrağımızı selamlayıp birden çekilip gittiler.

Ardından 6 Ekim'de süt liman durumdaki istanbul'a, tek kurşun atmadan, Selahattin Adil Paşa komutasındaki birliklerimiz girdi. Oysa General Refet(Bele) komutasındaki birliklerimiz(!) daha önce İstanbul'a girmek, almak istemiş ama tabiri caizse varlık bile gösteremeden geri çekilmişlerdi..

İşte sorun burası...
Bu arada ne olmuştu da gittiler?
Resmi tarihe bakarsanız Mudanya'da İngilizlerle bir anlaşma yaptık ve bunun gereği olarak bize İstanbu'u bırakıp gittiler...
İyi de karşılarında doğru düzgün bir varlık dahi gösterememişken neden bizimle masaya oturmaya mecbur olsunlar ki?

Ve yıllardır 6 Ekimde kutladığımız İstanbul'un kurtuluşunun ne olduğunu akademiyenlerimiz bile neden doğru düzgün bilmezler?

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

Bu ay öne çıkanlar