İmanın tadını bulmak |
1) Allah ve Resulü, kendisine başkalarından daha sevgili olmak.
2) Sevdiğini yalnız Allah için sevmek.
3) Ateşe atılmaktan kaçındığı gibi küfre dönmekten kaçınmak."
îmânın kısımlarına gelince... Âlimler bunu şöyle tasnif etmişlerdir:
1. îmân-ı makbul, peygamberler müstesna bütün insanların
îmânı.
2. îmân-ı ma'sûm, peygamberlerin îmânı. Bildiğimiz gibi peygamberler ma'sûmdur, ismet sıfatının sahibidirler.
3. îmân-ı matbu', meleklerin îmânı.
4. îmân-ı merdûd, münafıkların îmânıdır.
Münafık, dıştan Müslüman görünen, ancak içten eski inançları üstünde sebat eden kimsedir. Müslüman görünür, ama değildir. Kur'ân-ı Kerim'de Cenâb-ı Hakk Resûlüllah Efendimiz'e hitaben buyuruyor ki,
"Münafıklar sana geldiği zaman, 'şehâdet ederiz ki sen muhakkak ve mutlak Allah'ın Resûiü'sün' dediler. Allah da bilir ki, sen, elbette ve elbette onun Resûiü'sün. Allah, o münafıkların hiç şüphesiz yalancılar olduğunu da biliyor." (S. Münâfikûn, 1)
Onlar, islâm'ı ve Müslümanlar'ı çiğnenmiş, ayaklar altında ezilmiş olarak görmek için müthiş bir arzu duyarlar... Sahtekârdırlar, ikiyüzlüdürler. Nitekim yine Münâfikûn sûresinde şöyle beyan olunuyor.
"Onları gördüğün zaman gövdeleri (kalıpları, kıyafetleri belki) hoşuna gider. Eğer konuşurlarsa sözlerini dinlersin. (Halbuki) onlar, (çubuklu Yemen kumaşı) giydirilmiş (kocaman) kütükler gibidir. (Yalnız kalıpları var, kalpleri ve idrâkleri yoktur.) Her gürültüyü kendi aleyhlerine sanırlar. (Asıl) düşman onlardır. O halde onlardan sakın..." (âyet: 4)
Böylece münafıkların içyüzü gayet sarih ve net bir şekilde açıklanmakta ve mü'minlere onlardan sakınmaları emredilmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.